“Disiplin, şuan istediğin şeyle en çok istediğin şey arasında bir seçim yapmaktır.”
Fotoğraftaki, 2013-2015 Dünya Artistik Jimnastik Şampiyonu Simone Biles
“Disiplin, şuan istediğin şeyle en çok istediğin şey arasında bir seçim yapmaktır.”
Fotoğraftaki, 2013-2015 Dünya Artistik Jimnastik Şampiyonu Simone Biles
“Geçinmek için ne yaptığın beni ilgilendirmiyor.
Neyi özlediğini,
Kalbinin arzuladığı şeye kavuşmanın hayalini kurmaya cesaret edip edemediğini bilmek istiyorum.
Kaç yaşında olduğun beni ilgilendirmiyor.
Aşk için, hayallerin için, yaşıyor olma serüveni için,
Bir aptal gibi görünme riskini göze alıp almayacağını bilmek istiyorum.
“Bilge bir adam birini zayıf kılmak istediğinde, önce o kişinin güçlü olduğuna inanmasını sağlar. O zaman diğer adam birine daha da fazla meydan okuma tuzağına düşer ve yok olur.
Bilge bir adam birini aşağıya çekmek istediğinde, önce onu dünyanın en yüksek dağına çıkararak çok güçlü olduğu yanılsamasına kapılmasına izin verir.
82 yaşında kanserden ölen nörolog ve yazar Oliver Sacks, ölmeden birkaç ay önce söyledikleriyle her şeyi ne kadar güzel özetlemiş.
“Gittiğimizde hiçbir zaman bizim gibi biri daha olmayacak, ama zaten hiç bir zaman herhangi birine benzeyen biri olamaz. İnsanlar öldüklerinde yerlerine yenileri konamaz, onlar doldurulamayacak boşluklar bırakırlar. Eşsiz bireyler olmak, kendi yolumuzu bulmak, kendi hayatımızı yaşamak, ve kendi ölümümüzü ölmek hepimizin kaderi—genetik ve sinirsel kaderimiz.
“Ruhsal olarak ne kadar gelişirseniz gelişin, ne kadar öz saygınız olursa olsun, arabanızın deposuna Diyet Kola doldurup düzgün çalışmasını bekleyeceğinizi sanmıyorum. Öyle bir bozar ki arabanızı, anında tamirciye götürmeniz gerekir. Ama günümüzdeki beslenme şekilleri de, en berbat maddeleri vücudumuza sokmamızı sağlıyor ve bizler sağlıklı olmayı bekliyoruz.
Bir arabanın düzgün çalışması için kaliteli yakıt gerektiği gibi, bedenlerimizin de sağlığını koruyabilmesi için gerçek, taze yiyeceklere ihtiyacı var. Paketli gıdalar hastalıklara sebep olur. İçlerinde besin yoktur. Beden onlara ancak belirli bir süre tahammül edebilir. Sonra da, bir sorun ortaya çıktığında, genellikle ilaç kullanırsınız. Bu da başka bir türlü zehirdir.
Ancak, 40 yaşına geldiğinizde, yıllarca fazla yağlı, fazla tuzlu, bol şekerli, işlenmiş gıdalardan oluşan bir beslenme şeklini takip edip, kimyasal ilaçları aldıktan sonra, bedeniniz isyan etmeye başlar. Bunun yaşlanmayla hiç alakası yoktur. Bedeniniz toksik hale geldiği ve bu zehirlere artık tahammül edemediği içindir.
Bana yazdığınız e-mail ya da mektuplarda sıklıkla beslenme sorunları dikkatimi çekiyor. Zihinsel sorunlardan daha çok bağırıyorlar. Şöyle demek istiyorum: “Lütfen bütün o abur cuburu yemeyi bırakın ve taze meyve, sebze, tahıl ve protein içeren basit bir beslenme düzenine dönün. Şekeri bırakın, buğday mamullerini kesin ve çok az süt ürünü tüketin.” Bunları yaptığınızda sağlığınızı kolayca geri kazanacağınızı biliyorum.”
Louise Hay
“Yaşam için zaman az diye bir şey yok, sadece biz çoğunu boşa harcıyoruz. Hayat yeterince uzundur, ve eğer iyi bir şekilde yatırım yaparsak en büyük başarılara ulaşmak için zaman bize cömertçe verilmiştir.
Kaderinizde sonsuza kadar yaşamak var gibi davranıyorsunuz, kendi zayıflığınızın hiç farkında değilsiniz. Korktuğunuz şeyler söz konusu olduğunda ölümlü gibi davranıyor ve onlara her an sahip çıkıyorsunuz , arzu ettiğiniz şeyler söz konusu olduğunda ise ölümsüz gibi davranıyor ve sürekli erteliyorsunuz. Hayat tam da sona ermek üzereyken yaşamaya başlamaya çalışmak ne kadar geç olurdu!
“Duyduğumuz her şey bir fikirdir, gerçek değil. Gördüğümüz her şey bir bakış açısıdır hakikat değil.
Hayatının mutluluğu düşüncelerinin kalitesine bağlıdır.